Toygun ATİLLA
Lube Ayar’ı Milliyet Gazetesi’nde mesleğe ilk adım attığı günlerden beri en az 20 yıldır tanıyorum. Azimli, hırslı, inatçı, araştırmacı ve meraklıydı. Tuttuğunu koparır, haberin peşini asla bırakmazdı. Bir gazetecide olması gereken tüm özelliklere sahipti.
13 YILDIR MESLEKTEN AYRI
Şimdilerde gençler belki pek bilmez ama o yıllarda gazeteciler hem araştırır hem de özel haberlere imza atardı.
Milliyet’teki o özel haberlerin pek çoğunun altında da Lube Ayar’ın imzası vardı.
Gazeteciliğini zaman zaman sosyal medya hesaplarından yaptığı yorumlar ve haberler ile gösterse de, böylesine başarılı bir gazeteci maalesef her ne hikmetse 13 yıldır meslekten ayrıydı.
SEÇTİĞİM MESLEKTEN NEFRET EDİYORUM
Ta ki,
3-5 ay öncesine kadar…
Önce bir ara Sözcü TV ekranlarında sonra da Halk TV’de gördük kendisini.
Sonra yine ekranlar karardı kendisine.
Dün ise sosyal medya hesabından meslekten vedasını şu sözlerle duyurdu: “Bir gün bunu söyleyeceğim aklımın ucundan bile geçmezdi. Ama seçtiğim meslekten nefret ediyorum… Onurunu koruyamadığı için, bu denli ayağa düştüğü için, ortalığı ite köpeğe bıraktığı için… Gazeteci olmaya karar verdiğim günü dün gibi hatırlıyorum. Bu da bıraktığım gün olsun”
BOĞAZI DÜĞÜM DÜĞÜM
Lube Ayar’ın mesajını görünce onun ve mesleğim adına çok üzüldüm.
Kendisini arayıp mu kararı neden ve nasıl aldığını sordum.
Dertleştik…
Lube öfkeliydi…
Lube üzgündü…
Zaman zaman boğazı düğümleniyor, zaman zaman gözyaşları süzülüyor, zaman zaman sesi yükseliyordu…
Lube’nin yaşadığı son 3 ayı ve gelişen olayları onun ağzından dinledim.
SEÇİL ERZAN VURGUNUNU GÜNDEME TAŞIDI
Denizbank şube müdürü Seçil Erzan’ın fon vurgunu patlamış, medya haberin köpüğünü aldıktan sonra her taraf sessizliğe bürünmüştü.
Lube Ayar ise en iyi bildiği şeyi yapıp sosyal medya üzerinden habercilik yapıyor. Ulaştığı ayrıntıları kamuoyuna aktarıyordu.
Herkes olan biteni izliyordu.
İddianame çıkıp da Lube Ayar’ın söyledikleri ete kemiğe büründüğünde bu kez medya yazıp, çizmeye başlamıştı.
Lube’de bir anda tekrar popüler olmuştu.
Önce Sözcü TV ekranlarından bir kaç kez gördük onu.
Sözcü TV’de program yapmak için anlaşmışlardı.
Fatih Terim’in eski avukatı Rezan Epözdemir ile olan şiddetli tartışmasının ardından ise bir anda ekran kendisi için karardı.
Kanal Yönetimi, Seçil Erzan vakasını gündemden düşürdüklerini söyleyerek kendisine ‘elvada’ demişti.
Halk TV hemen devreye girdi, Lube Ayar’ı transfer etti.
Lube Ayar, topu topu 3-5 kez ekranlarda gözüktükten sonra geriye sadece halktv.com.tr’deki yazıları kalmıştı.
Sonrasında da ayrılık haberi geldi. Lube Ayar istifa etmişti.
TELEFON GELDİ EKRAN KARARDI
Lube Ayar tüm bu süreçte yaşananları ayrıntıları ile anlattı.
Halk TV’de kendisine ekranları karartan süreç Fatih Terim’in eski avukatı Rezan Epözdemir’den gelen telefonla başlamıştı.
O günü şöyle anlatıyor Lube Ayar;
“İsmail Küçükkaya’nın sabah programına çıkmıştım. Rezan Epözdemir’in kamuoyuna manipülatif bir şekilde taşıdığı Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş’in kayak fotoğraflarının gerçek hikayesini anlattım. Programdan sonra telefon geldi. Arayan Rezan Epözdemir’di. “Sözcü TV’de 3 günde kapıya koydular. Burada da ayağına sıkma. Dikkatli ol. Sen benden nefret ediyorsun ama ben seni seviyorum. Seni, sana söz hakkı tanımak için aradım. Patronunu arayacağım şimdi. Ona ne söylemek istersin” dedi. Ben de, “Selam söyle” dedim.”
Sonrasında ise Lube Ayar’ın anlatımına göre, kanal yönetimi “kendisine uygun” bir program bulamadığını söylemiş! Fenerbahçeliliği ve “sivriliği” öne sürülmüş! Başka camiaları karşılarına almak istemedikleri dile getirilmiş!
Maaş günü geldiğinde ise, uzlaşılan miktarın altında bir ödeme yapılmış.
Lube Ayar da, “Sizin beni kovmaya cesaretiniz yok o halde ben istifa ediyorum” demesiyle süreç son bulmuş.
Lube Ayar’a telefonu kapatmadan önce tekrar soruyorum: “Mesleği kesin olarak bıraktın mı ?”
Boğazı düğüm düğüm yanıtlıyor: “Mesleği bırakmamak için, tutunmak için 13 yıldır ellerim kanadı Toygun. Yeter artık. Bıraktım”
SOSYAL MEDYA HESABINDAN PAYLAŞTI
Lube Ayar dün sosyal medya hesabı X’ten şu mesajı paylaşmıştı:
“Taaa aylar önce dedim ki; Türkiye’de “imparator” namıyla bilinen kişi, bu dolandırıcılık vakasının tam da göbeğinde! Ama “ağar” abileri olduğu için dosyadan itinayla ayıklandı. Jet hızıyla Yunanistan’a “transfer” edildi. Sözde eski avukatı Rezan Efendi, Galatasaraylı futbolculara fotokopi gibi ifadeler verdirerek “Fatih Terim Fonu”nu Hakan Ateş Fonu” yapmaya çalıştı. Bunun için gayri ahlaki yöntemlerle sözde hukuki kararlar çıkarttı, senaryolar yazdı, iftiralar attı. Tek dertleri çıldırmış faiz vaadine kaptırdıkları milyonları bankadan tahsil etmekti. Ve nihayet ikinci bilirkişi raporu çıktı. Dava dosyası başından beri bu kadar netti ve ben de böyle anlattım her şeyi… Sırf doğruyu söylediğim ve yalanlar üzerine kurulu bir manipülasyonu bozduğum için önce Sözcü TV ekranından uzaklaştırıldım, sonra da Halk TV’den.. İki üç dostumdan başka “Ne oldu yahu?” diyen bile çıkmadı! Bakıyorum şimdi herkes, “Aaaa banka yöneticilerinin Seçil Erzan’la bir bağı yokmuş!”, “Aaa Seçil not defterine ‘hoca’ya 10 milyon dolar verdiğini yazmış!” falan diye anlatıp duruyor. Günaydın Türkiye! Ve hatta Yunanistan! Bir gün bunu söyleyeceğim aklımın ucundan bile geçmezdi. Ama seçtiğim meslekten nefret ediyorum.. Onurunu koruyamadığı için, bu denli ayağa düştüğü için, ortalığı ite köpeğe bıraktığı için.. Gazeteci olmaya karar verdiğim günü dün gibi hatırlıyorum. Bu da bıraktığım gün olsun..
Kimse de demiyor ki, “Lûbe sen haklı çıktın!” Neyse.. Hak aradığımdan değil haksızların edepsizliğinden bıktım sadece..”
patronlardunyasi.com
